12 Ağustos 2015 Çarşamba

SSK Kapsamında Aktif Olarak Çalışan veya Yine Bu Kapsamda Gelir/Aylık Alanların Emeklilik Sonrası Tüm Statüler İçin Sigortalılık Durumları-II

Yazar: Nergis ŞİMŞEK*
Yaklaşım / Kasım 2013 / Sayı: 251


I- GİRİŞ
Bir önceki çalışmada, SSK kapsamında çalışan veya malûllük, yaşlılık ve sürekli iş göremezlik geliri alan sigortalıların söz konusu aylık ve gelirleri almakta iken yeniden 4(a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olmaları halinde haklarında uygulanacak mevzuat konusunda bilgilendirmeler yapılmış idi.
Bilindiği üzere, 5510 sayılı Kanun’un 3. maddesinin 7. bendinde “sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı almakta olanların ölümü halinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme yapılmasına hak kazanan eş, çocuk, ana ve babası” bu Kanun’a göre hak sahibi olarak tanımlanmıştır. Türk Medeni Kanunu’na göre mirası reddetme ve miras hakkından düşürülme 5510 sayılı Kanun’a göre hak sahibi olma niteliğini ortadan kaldırmamaktadır.
Bu yazıda ise, SSK kapsamında ölüm geliri veya aylığı almakta olan hak sahiplerinin, ölüm gelir veya aylığı almakta iken farklı statülerde sigortalı olmaları halinde haklarında gerek 5510 sayılı Kanun gerekse 506 sayılı Kanun’un bu Kanunla mülga hükümleri doğrultusunda yapılan uygulamalar hakkında açıklamalar yapılmıştır.
II- SSK KAPSAMINDA EŞ OLARAK ÖLÜM GELİR/AYLIĞI ALANLAR
5510 sayılı Kanun’un 34. maddesinde de belirtildiği üzere sigortalının ölümü ile dul kalan eşe aylık bağlanabilmesi için eşin, ölen sigortalı ile ölüm tarihinde Türk Medeni Kanunu’na uygun olarak evlilik ilişkisinin bulunmasına bağlıdır. Eşlerin dini nikahla evlenmiş olması ya da birlikte yaşamaları, hak sahibi olma niteliğini kazandırmadığından aylık bağlanmasını da gerektirmez.
Eşlerin 5510 sayılı Kanun’a göre çalışması veya emeklilik statüsünü kazanması bunlara aylık bağlanmasına engel oluşturmamakla birlikte 2008/Ekim sonrası ölen sigortalılardan dolayı bağlanacak ölüm aylıklarında eşlerin çalışması veya gelir/aylık almaları aylık hissesini etkilemektedir. Diğer bir ifadeyle, çalışmayan ve gelir/aylık almayan eşlerin hissesi % 75 iken, çalışan ve gelir/aylık alan eşlerin hissesi % 50’ye düşürülmüştür. Bu durum, 2008/ Ekim öncesi ölen sigortalılardan dolayı eşlere bağlanacak aylıklar için söz konusu değildir.
Buna göre, SSK kapsamında sigortalı iken 2008/Ekim öncesi veya sonrası ölen sigortalıların hak sahibi eşlerine ölüm gelir/aylığı bağlandıktan sonra eşin SSK, Bağ-Kur veya Devlet memuru olarak çalışması halinde hakkında uygulanacak mevzuat aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

STATÜ
SİGORTA
DURUMU
SİGORTALININ ÖLÜM TARİHİ
AKTİF
SSK
Ölüm Gelir/Aylığı Alan Eş
2008/Ekim Öncesi
SSK
BAĞ-KUR
EMEKLİ SANDIĞI
Eş hem ölüm gelir/aylığını alır hem de çalışabilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır. Aylık hissesi % 75’tir.
2008/Ekim Sonrası
Eş hem ölüm gelir/aylığını alır hem de çalışabilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır. Aylık hissesi % 50’dir.

III- SSK KAPSAMINDA ÇOCUK OLARAK ÖLÜM GELİR/AYLIĞI ALANLAR
5510 sayılı Kanun’un 34. maddesinde çocuklara ölüm aylığı bağlanması için ortak koşul, çocukların sigortalı olmamaları ve kendi sigortalılıkları nedeniyle gelir ve aylık almamalarıdır. Ancak çocuklardan;
  • Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortası uygulanan hükümlü ve tutuklular,
  • Haklarında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanan  3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler  ile  meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 46. maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, 82. maddeye göre belirlenen günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar,
  • Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanan kursiyerler,
  • Harp okulları ile fakülte ve yüksek okullarda, Türk Silahlı Kuvvetleri hesabına okuyan veya kendi hesabına okumakta iken askeri öğrenci olanlar ile astsubay meslek yüksek okulları ve astsubay naspedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulan adaylar ile Polis Akademisi ile fakülte ve yüksek okullarda, Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına okuyan veya kendi hesabına okumakta iken Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına okumaya devam eden öğrencilerin
bu sigortalılıklarından dolayı ölüm aylıkları kesilmez ve ödenir. Bu ortak hükümler dışında;
  • Erkek çocukların; öğrenci değilse 18, orta öğrenim görmesi halinde 20, yüksek öğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmamış olması şarttır. Eğitim sürelerinin bu yaşlardan önce bitirilmesi halinde aylıklar bu yaşlar beklenmeden kesilir. Erkek çocuğun evlenmesi aylık almasına engel teşkil etmez.
  • Kız çocukların; yaşları ne olursa olsun evli olmaması, evli olmakla birlikte sonradan boşanması veya dul kalması şarttır. Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen kız çocuklarının ölüm aylıkları kesilir.
  • Malûl çocukların; Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirdiğinin tespit edilmesi gerekir. Malûl çocuklarda belirli bir yaş, öğrencilik durumu aranmaz. Evlenen malûl çocukların aylıkları kesilmez.
Buna göre, 2008/Ekim öncesi ve sonrası ölen sigortalıların hak sahibi çocuklarına ölüm gelir/aylığı bağlandıktan sonra çocukların SSK, Bağ-Kur veya Devlet memuru olarak çalışması halinde hakkında uygulanacak mevzuat aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

STATÜ
ÖLÜM GELİR/AYLIĞI ALAN
SİGORTALININ ÖLÜM TARİHİ
AKTİF
SSK
BAĞ-KUR
EMEKLİ SANDIĞI
SSK
Erkek Çocuk
2008/Ekim Öncesi
Ölüm gelir/aylığı kesilmez. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.
2008/Ekim Sonrası
Ölüm gelir/aylığı kesilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.
Kız çocuk
2008/Ekim Öncesi
Ölüm gelir/aylığı kesilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.
2008/Ekim Sonrası
Malûl Çocuk
2008/Ekim Öncesi
Ölüm gelir/aylığı kesilmez. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.
2008/Ekim Sonrası
Ölüm gelir/aylığı kesilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.


IV- SSK KAPSAMINDA ANA/ BABA OLARAK ÖLÜM GELİR/AYLIĞI ALANLAR
5510 sayılı Kanun’un 34. maddesinde hak sahibi ana ve babaya ölüm aylığı bağlanması için;
- Her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması,
- Diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması,
- Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı aranmaz)
koşulları aranır.
Buna göre, 2008/Ekim öncesi ve sonrası ölen sigortalıların hak sahibi ana ve babalara ölüm gelir/aylığı bağlandıktan sonra ana/babanın SSK, Bağ-Kur veya Devlet memuru olarak çalışması halinde hakkında uygulanacak mevzuat aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

STATÜ
SİGORTA
DURUMU
SİGORTALININ ÖLÜM TARİHİ
AKTİF
SSK
Ölüm
Gelir/
Aylığı Alan Ana/Baba
2008/Ekim
Öncesi
SSK
BAĞ-KUR
EMEKLİ SANDIĞI
Ölüm gelir/aylığı kesilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.
2008/Ekim
Sonrası
Her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması halinde aylıkları ödenmeye devam edilir. Fazla olması halinde ise aylıkları kesilir. Hakkında tüm sigorta kolları uygulanır.

V- SONUÇ
Ölüm sigortasında hak sahibi olma koşulları yönünden mülga kanunlardaki farklı uygulamalar 5510 sayılı Kanun’da ortadan kaldırılarak hak ve yükümlülükler açısından norm ve standart birliği sağlanmaya çalışılmıştır. Diğer taraftan, ölüm gelir/aylı-
ğı bağlanan hak sahiplerinin aylık bağlandıktan sonra çalışmaya başlamaları halinde aylıklarının kesilmesi ve çalışmalarının devam ettiği sürece aylıklarının ödenmemesi, ancak işten ayrılıp tekrar talepte bulunmaları halinde aylıklarının ödenmesi öngörülmüştür.


*           SGK, Emeklilik İşleri Daire Başkanlığı Şube Müdürü
(G)         Yazının I. Bölümü İçin Bkz. Yaklaşım, Sayı: 250, Ekim 2013, s. 187-190

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder