12 Ağustos 2015 Çarşamba

İdari Para Cezalarında Peşin Ödeme İndirimi Var mı?

Yazar: Mehmet KARAKOÇ*
Yaklaşım / Kasım 2013 / Sayı: 251


I- GİRİŞ
Bilindiği üzere 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi idari para cezalarına ayrılmıştır. Kanun’un diğer maddelerinde hak ve yükümlülüklerden bahsedilmiş 102. maddede de bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda karşılaşılacak idari para cezalarına yer verilmiştir. 5510 sayılı Kanun’un sağlıklı biçimde uygulanması ve yükümlülüklerin havada kalmaması için Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sadece uygulamayı denetlemesi yeterli olmayacağından belirli olarak uygulamada saptanan aykırılıklar hakkında cezalandırma hakkını kullanması da kaçınılmaz olacaktır. İdari para cezası uygulaması bu amaca hizmet etmek üzere düzenlenmiştir(1).
Makalemizde SGK tarafından uygulanan idari para cezasının yersiz olduğunu düşünüldüğünde yapılması gerekenler ya da idari para cezasının peşin olarak ödenmesi halinde işverenler için sağlanacak indirimden bahsedilecektir.
II- İDARİ PARA CEZALARINA İTİRAZ
5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinde hangi haller için hangi idari para cezalarının uygulanacağı belirtilmiştir. İdare tarafından uygulanan idari para cezaları ilgiliye tebliğ edilmesi ile tahakkuk ederler. Tahakkuk genel anlamı ile tarh ve tebliğ edilen idari para cezasının ödenecek hale gelmesidir. 5510 sayılı Kanun’a göre yapılacak idari para cezası tebliğleri 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacaktır. İdari para cezalarının ödenebilir hale gelmesi için tebliğden itibaren belirli bir sürenin itirazsız geçmesi ya da ilgilinin açtığı davanın mahkemece bir karara bağlanması ve bu kararın mükellefe tebliğ edilmesi gerekmektedir(2). Kurum tarafından idari para cezası tahakkuk ettirilen ilgililerin başvurabileceği üç yol bulunmaktadır, bu yollardan ilki Kurumca tahakkuk eden idari para cezasını peşin olarak ödemek ikincisi idari para cezasına karşı Kurum’a itirazda bulunmak son olarak idari yargıya dava açmaktır.
İdari para cezasını tebliğ alan ilgilinin tebliğ aldığı tarihten itibaren 15 gün içerisinde ve Kurum’a itiraz etmeden veya yargı yoluna başvurmadan peşin ödenmesi halinde, idari para cezasının dörtte üçü tahsil edilecektir. Kısaca itirazsız ve mahkemeye başvurmaksızın idari para cezasının ödenmesi durumunda ilgiliye % 25’lik bir indirim sağlanacaktır. Önemle belirtilmelidir ki idari para cezasının peşin olarak Kurum’a ödenmesi, Kurum’a itiraz yolu ile başvurmaya ve mahkemeye başvurmaya engel teşkil etmeyecektir. İlgili idari para cezasını peşin olarak Kurum’a ödedikten sonra da Kurum’a itiraz edebilecek ve mahkeme yoluna başvurabilecektir. Ancak açılan dava sonucunda Kurum’ca veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi durumunda, daha önce tahsil edilmemiş olan % 25’lik tahsil edilmeyen tutar da ilgiliden tahsil edilecektir. Belirtmemiz gerekir ki idari para cezasının hangi fiilden kaynaklandığı hususu üzerinde durulmaksızın tüm idari para cezalarının peşin ödenmesi durumunda % 25’lik indirim sağlanacaktır.
İdari para cezasını tebliğ alan ilgilinin başvurabileceği ikinci yol idari para cezasına karşı Kurum’a itiraz etmektir. Uygulanması öngörülen idari para cezasına ilişkin dayanağın yeterince açık ve sağlam olmaması veya dikkate alınması gereken bazı durumların dikkate alınmamış olması gibi hallerde idari para cezalarına karşı muhatap tarafından itiraz ve dava yoluna gidilebilmektedir(3). İlgililer idari para cezalarının tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde Kurum’a itiraz edilebileceklerdir. Kurum’a yapılacak itiraz dilekçe ile elden verilebileceği gibi taahhütlü posta veya APS yolu ile de gönderilebilecektir(5). Genel kural olduğu üzere taahhütlü posta veya APS ile dilekçenin postaya verildiği tarih Kurum’a başvuru tarihi olacaktır. Adi posta ile gönderilmesi durumunda dilekçenin Kurum’a ulaştığı tarih esas alınacaktır.
Kurum’a idari para cezalarına ilişkin 15 gün içerisinde yapılacak itirazlar Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği(4)’nde düzenlenen “İdari para Cezaları İtiraz Komisyonu” tarafından incelenerek 30 gün içerisinde karara bağlanacaktır. Belirtmemiz gerekir ki, ilgililerin Kurum’a itiraz etmekle birlikte, itiraz komisyonunca karar verilinceye kadar itirazlarından vazgeçebilecekleridir. İtirazdan vazgeçme beyanı da yazılı olarak ilgili üniteye yapılacaktır. Böylece ilgililer itirazlarında haksız olmaları durumunda peşin ödeme dolayısıyla faydalandıkları % 25’lik indirimi ödeme yükünden kurtulacaklardır.
Kurum’a yapılan itiraz idari para cezasının takibini durduracaktır. İdari para cezalarının Kurum’a itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde peşin olarak ödenmesi halinde cezaların dörtte biri tahsil edilmediğinden itiraz edilmeden önce işverenin haklı olup olmadığını sorgulaması yerinde olacaktır. İtirazın yazılı yapılması gerekmekle birlikte dilekçe için belirli bir şekil şartı bulunmamaktadır(6).
İdari para cezalarına ilişkin işveren ve Kurum arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların idari aşamada itiraz yolu ile çözülememesi halinde yargı yoluna başvurmak kaçınılmaz olacaktır(7). Tek taraflı irade ile verilen idari para cezalarının denetimini sağlamak ve haksız ceza uygulanmasını önlemek için mutlaka verilen cezalara karşı ilgililerin itiraz ve denetim yolunun açık olması gerekmektedir(8). Nitekim 1982 Anayasası’nın 125. maddesinde idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. İdari işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden başlar.hükmüne yer verilmiştir.
İdari para cezaları ile ilgili olarak Kurum’a itirazda bulanan ve Kurum’ca itirazı reddedilen ilgililer 30 gün içerisinde yetkili idare mahkemesine dava açabilirler. Tebliğ edilen idari para cezasına karşı Kurum’a itiraz edilmeksizin doğrudan mahkeme yoluna gitmek mümkün değildir ancak Kurum 60 gün içerisinde cevap vermezse itiraz reddedilmiş sayılarak 60. günün bitimini müteakip idari mahkemeye dava açılabilir(9). Yargıtay vermiş olduğu bir Karar’da, işverenin tebliğ edilen prim borcuna karşı Kurum ünitesine gitmeyerek, Kurum ünitesine yapılacak itiraz süresi içerisinde iş mahkemesine menfi tespit davası açmış olmasını göz önünde tutarak davayı esastan reddetmiş fakat itirazın Kurum ünitesine gönderilmesine karar vermiştir(10). Kurum’a itiraz süresi geçmeden, Kurum’a hatası varsa bunu bizzat düzeltme olanağı tanımak hem İdare Hukuku prensiplerine hem de yasa koyucunun amacına daha uygun düşecektir(11). Belirtmemiz gerekecektir ki, idari para cezalarına karşı mahkemeye dava açılması, idari para cezalarının takip ve tahsilini durdurmayacaktır.
III- SONUÇ
5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinde idari para cezalarına yer verilmiş olup, işverenler Kanun’da belirtilen yükümlülükleri Kanun’da belirtilen şekilde yerine getirmemeleri durumunda idari para cezaları ile karşılaşacaklardır. Kanun koyucu idari para cezası ile karşılaşanlara itiraz veya mahkeme yoluna başvurmadan tahakkuk eden idari para cezasını 15 gün içerisinde peşin olarak ödenmesi koşulu ile % 25’lik bir indirim sağlamıştır.


*           Bursa Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü, Sosyal Güvenlik Denetmeni
(1)         Ali GÜZEL - Ali Rıza OKUR - Nurşen CANİKLİOĞLU, Sosyal Güvenlik Hukuku, Beta Yayınevi, 13. Baskı, İstanbul 2011, s. 156
(2)         Cüneyt OLGAÇ - Mehmet BULUT, Sosyal Güvenlik Uygulamaları İşveren Rehberi, Matsa Yayınevi, Ankara 2012, s. 315
(3)         OLGAÇ - BULUT, age, s. 315
(4)         Mustafa KURUCA, “İdari Para Cezalarında Tahakkuk Zamanaşımı” Yaklaşım, Sayı: 214, Ekim 2010, s. 246
(5)         12.05.2010 tarih ve 25579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(6)         KURUCA, agm, s. 246
(7)         KURUCA, agm, s. 247
(8)         Murteza AYDEMİR, İş ve Sosyal Sigorta Hukukunda İdari Para Cezaları,  Seçkin Yayınları, Ankara 2002, s. 141
(9)         KURUCA, agm, s. 247
(10)       A. Can TUNCAY - Ömer EKMEKÇİ, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri, Beta Yayınevi, Güncellenmiş 15. Baskı, İstanbul 2012, s. 197
(11)       TUNCAY - EKMEKÇİ, age, s. 198

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder